Yüreğimizdeki Işık Projesi ve Hatay’da Öğretmenlere Dokunmak: Bir Eğitim Yolculuğunun Hikâyesi

Bu anlayışla, depremin en başından beri kente destek için gelen SODİMER, 50. etap çalışmalarını dün başarıyla tamamladı.

SODİMER akademisyenleri olarak Hatay’ın farklı ilçelerinde Hatay Valiliği ile yaptığımız işbirliği protokolü çerçevesinde muhtelif zamanlarda — Erzin, Dörtyol, Payas, Kumlu, Kırıkhan, Antakya ve Defne — öğretmenlerimizle bir araya geldik. Deprem sonrası eğitimde karşılaşılan yeni sorunlar, dijital riskler, çocukların psikososyal ihtiyaçları ve sınıf içi rehberlik stratejileri, Yapay zeka ve ilk okuma yazma programı üzerine kapsamlı eğitimler düzenledik. Her ilçede gördüğümüz ortak tablo, öğretmenlerin sadece mesleklerini değil; şehrin geleceğini de büyük bir özveriyle taşıdıkları oldu.

Afette Hatay Modeli: Yeniden Doğuşun Kurumsal Çerçevesi

Hatay Valisi Sayın Mustafa Masatlı tarafından oluşturulan Afette Hatay Modeli, deprem sonrası iyileşme süreçlerinde Türkiye için örnek gösterilen bir yönetim yaklaşımıdır. Bu model; kriz anında hızlı koordinasyonu, kamu kurumları arasında etkin iş birliğini, sosyal destek mekanizmalarının tek elden planlanmasını ve sahada eş zamanlı uygulanmasını esas alır. Eğitim, barınma, psikososyal destek ve sosyal koruma alanlarını bir bütün olarak ele alan bu kapsamlı yapı sayesinde Hatay hem yaralarını sarma hem de geleceğini yeniden kurma sürecinde güçlü bir kurumsal çerçeve kazanmıştır. Yüreğimizdeki Işık Projesi’nin başarısı da bu modelin kapsayıcı yaklaşımıyla daha da güçlenmiştir.

Türkiye’nin En Büyük Yetim ve Öksüz Hareketi: Yüreğimizdeki Işık

Tüm bu çalışmaların merkezinde, Sayın Mustafa Masatlı’nın öncülüğünde kurulan ve kısa sürede ülkemizin en geniş kapsamlı yetim–öksüz destek platformuna dönüşen Yüreğimizdeki Işık Projesi yer alıyor. Bu proje, yalnızca bir sosyal destek programı değil; aynı zamanda bir gönüllülük hareketi, bir vicdan çağrısı ve toplumsal dayanışmanın güçlü bir modelidir. Hatay’da sayıları dokuz bine yaklaşan yetim ve öksüz çocuk var. Depremden etkilenen binlerce çocuğa el uzatan bu yapı, eğitimden psikolojik destek hizmetlerine kadar geniş bir destek yelpazesi sunmaktadır.

Hatay genelinde yapılan çalışmaların koordinasyonu için düzenlenen Mülki İdare Amirleri Değerlendirme Toplantısı, projenin kurumsallaşması ve sahadaki etkinliğinin artırılması açısından önemli bir dönüm noktası oldu. Bu toplantıda projeye katkı veren SODİMER ekibi olarak yürüttüğümüz analizler ve saha raporları paylaşıldı, öğretmen eğitimlerinin proje içindeki stratejik rolü vurgulandı.

Bir Teşekkürnamenin Ardındaki Sorumluluk

Toplantının sonunda Hatay Valisi Sayın Mustafa Masatlı tarafından şahsıma verilen teşekkürname, bireysel bir onur olmanın çok ötesinde, emeği geçen tüm akademisyenlerin ve sahadaki tüm öğretmenlerin ortak başarısını temsil ediyordu. Bu nazik jest, yalnızca geçmiş çalışmaların bir takdiri değil; gelecekte daha büyük sorumluluklarla çalışma motivasyonunun da güçlü bir ifadesiydi.

Öğretmene Dokunmak, Bir Şehri İyileştirmektir

Hatay’da gerçekleştirdiğimiz tüm eğitimlerde gördük ki, öğretmen sadece bilgi aktaran bir kişi değil; çocuğun dünyasını şekillendiren, aile ile toplum arasında köprü oluşturan, kriz ortamlarında en güçlü iyileştirici rolü üstlenen kişidir. Bu nedenle öğretmene verilen her destek, şehirlerin yeniden ayağa kalkış süreçlerinde kritik bir etkiye sahiptir.

Yüreğimizdeki Işık Projesi, tam da bu nedenle Hatay’da yalnızca çocuklara değil, öğretmenlere ve ailelere de uzanan kapsayıcı bir umut hareketine dönüşmüştür. SODİMER akademisyenleri olarak bu büyük yolculuğun parçası olmak bizim için bir sorumluluk olduğu kadar, bir gönül borcudur.

Mustafa Masatlı

Hatay Valisi Mustafa Masatlı, sadece bir yönetici değil; şehrin kırılan kalbine dokunan, enkazlar arasından yeniden filizlenen umudun sessiz mimarıdır. Onu tanıyan herkes, makamından çok sahada, insanların gözlerinin içine bakarak konuştuğunu; her bir çocuğun, her bir annenin, her bir öğretmenin derdini kendi yüreğinde taşıdığını bilir. Her ne kadar dışarıdan sert bir görünüşe sahip olsa da, aslında çok duygusal, Hatay’ı kendine dert etmiş bir gönül insanıdır. Depremin ardından yıkılan sokaklarda dolaşırken omuzladığı sorumluluk, bir idarecinin ötesinde bir abilik, bir yol göstericilik ve bir kalp adanmışlığıdır. Yüreğimizdeki Işık Projesi’nde ortaya koyduğu vizyon, sadece bir sosyal politika değil; Hatay’ın küllerinden yeniden doğuşunun insani bir hikâyesidir. Onun döneminde kurulan her yapı, atılan her adım ve dokunulan her hayat, bu şehrin “yeniden ayağa kalkacağız” sözünü gerçeğe dönüştüren birer umut nişanesine dönüşmüştür